Şu bazı hemşeri derneklerinin yöresel lezzet veya şenlik adı altındaki etkinliklerine olduk olası karşıyız.
Keza;
Bursa’da da her yerde bulunabilecek ürünler, bu pazarlarda sanki memleketinden gelmiş gibi gösteriliyor, satılıyor.
Amacından çıktığı da oluyor.
Mesela, çakmaklara gaz dolduranlar da stant açabiliyor, sağlıksız bir şekilde döner/köfte etmek satan da.
Ancak konumuz bu değil.
Hafta sonunda;
Şehrin en büyük ilçesi Osmangazi’nin en kalabalık semtlerinden Emek’te büyük bir rezalet yaşandı.
Bu rezalete de;
Organizasyona izin veren Osmangazi Kaymakamı Ali Partal, ya izin dilekçesini okuyup anlamadan imza attı, ya da on binlerce insanın nasıl bir zulüm yaşayabileceğini hiçe saydı.
Hafta sonunda;
On binlerce kişinin yaşadığı Emek’in ortasında Trabzon ve İlçeleri Derneği, bir organizasyon düzenledi.
Hem stantlar açıldı, güya yöresel lezzetler satıldı, hem de bir sahne kuruldu.
Ne var ki;
İki gün aralıksız süren bu organizasyon, katılımcılar tarafından da ilgi görmedi.
Keza, stantların yarısı hiç dolmadı, boş kaldı.
Ne var ki;
Stantların hemen arkasına kurulan sahne büyük bir sorun yarattı.
Cumartesi günü saat 12.00’de desibeli öyle yüksek bir müzik çalınmaya başladı ki, ezan araları hariç saat 21.00’e kadar aralıksız olarak tam 9 saat sürdü.
9 saat süresince çalan yüksek bir kemençe sesi, koca semte illallah dedirttirdi.
Semt sakinleri;
Bu zulmün bittiğini sanıyorlardı ki, pazar günü aynı müzik saat 12.00’de başladı ve aralıksız olarak inanılmaz yüksek bir desibelle tam 8 saat sürdü ve ancak 20.00’de sona erdi.
O da polis zoruyla.
Çünkü;
155’e ve Emek Polis Karakolu’na gelen şikayetler had safhaya ulaşmıştı.
Yahu Allah aşkına;
İki gün süresince üstelik aralıksız olarak tam 17 saat süresince hem de yüksek oktavdan kemençe çalmak nedir?
İnsanları kemençe’den, Trabzon’dan, Karadeniz’den soğuttular.
Gerçek büyük şehirlerde, bu tür etkinliklerde çalınabilecek müzikler sınırlı olur etkinlik devam etse de en azından sesi kısılır.
Ama bu neydi öyle, iki gün süresince Allah aşkına?
Onbinlerce kişinin yaşadığı koca Emek halkı, cumartesi ve pazar günü aralıksız olarak tam 17 saat çalan bu müzik karşısında büyük zulüm yaşadı.
Oysa;
Bu tip müzikli etkinliklerin yeri bellidir.
Ya spor salonlarında, ya Uludağ eteklerinde, ya da Ziraat Parkı gibi yerlerde yapılır bu işler.
On binlerce insanın yaşadığı bir semtin ortasında sabahtan akşama kadar üstelik hoparlörler patlayacak şekilde kemençe çalmak, çaldırmak akıl işi midir hiç?
Kulakları çınlasın;
Müzik festivallerindeki müziğin sesine bile dayanamayan Bursa’nın eski Valisi Yakup Canbolat görevde olsaydı, herhalde değil zabıtayla, topla tüfekle girerdi Emek’e.
Bursa köy değil.
İnsanlar hafta sonunda dinleniyorlar, hastası çocuğu olanlar da cabası.
İki tane ürün satılacak, dernek etkinlik yapacak diye on binlerce kişiye hafta sonunda zulüm eden böylesine bir kepazeliği yapanları ve izin verenleri kınıyoruz.
Keşke;
Bu rezalete izin veren Osmangazi Kaymakamı Ali Partal, hafta sonunda Emek’te olsaydı da, neye onay verdiğini görseydi.
Vali Erol Ayyıldız’ın da bilgisi olmadığını sandığımız bu rezaletin benzerlerine dur diyeceğini, şehir içindeki müzikli etkinlikleri bir iki saatle sınırlandıracağına inanıyoruz.
Tekrar ediyoruz.
17 saat hiç durmadan çalan yüksek sesli kemençe.
Kim dayanır buna?
Hiç mi düşünmezler vatandaşı?
En insaf yahu!
