Medya ofisimizde konuklarımız vardı.
Bir ara;
Konuklarımızdan biri, başının döndüğünü söyleyince sağlık problemi olabileceği nedeniyle endişelendik.
Açıkçası;
İstanbul Silivri açıklarında yaşanan 3.9 büyüklüğündeki ilk depremi biz hissetmedik ancak, konuğumuzun bu yöndeki hissi karşısında da telaşlandık.
Malum;
Bir süre sonra da saat 12.50 sıralarında öyle bir sallanmaya başladık ki, konuklarımızla birlikte kendimizi bina dışında bulduk.
Sarsıntı uzun sürünce can havliyle hepimiz kendimizi dışarıya attık ki, Beşevler’deki medya ofisimizin bulunduğu bölge adeta ana baba gününe dönmüştü,
Çoğu kişi, ev ve ofislerinden çıkmış, telefonlara sarılıyordu.
Marmara Denizi’nde meydana gelen bu 6.2 büyüklüğündeki deprem sonrası da haberler peşi sıra gelmeye başladı.
Sonraları da;
4.9, 4.8 ve 4.5 büyüklüğünde artçı depremler yaşandı ki onlar da Bursa’da hissedildi.
Ne yazık ki;
Deprem gerçeği kendisini bir kez daha, üstelik bu kez büyük bir korku yaşatarak hissettirdi.
Koca Marmara Bölgesi sallandı.
İstanbul’da yüksek katlı binaların bazılarının olası kırılma tehlikesi nedeniyle boşaltıldığı haberi de geldi.
Bölgedeki milyonlarca kişinin hissettiği ve büyük korkuya yol açtığı bu deprem, bir kez daha gösterdi ki, çaresiziz!
Allah göstermesin ama;
Böylesine büyük bir deprem, denizde değil de karada olsaydı, herhalde o kentte büyük bir yıkım olur, belki de on binlerce kişi yaşamını yitirirdi.
Mesela Bursa?
Bursalılar olarak;
Olası büyük bir deprem sonrasında olabilecekleri bilmiyoruz.
Depremden kurtulanlar nerede toplanacaklar, iletişim, geçici barınma, aydınlatma, yeme içme, tuvalet ihtiyaçları nasıl sağlanacak bilinmiyor.
Kurtarma ekipleri kimlerden oluşuyor, kimler nerelerde görevli olacaklar bilmiyoruz.
Allah göstermesin ama böylesi yıkıcı bir depremde, yıkılan binalardaki insanları kurtarmak için hangi kurumlar, hangi telefonlar aranacak hiç birimiz bilmiyoruz?
Keza;
Bugün yine yaşadık.
Deprem sonrasında telefon irtibatları bir süre kesildi, çalışmadı.
İnternet de kesildi bir süre, iletişim koptu.
Yıkıcı bir durumda telefon iletişimleri nasıl sağlanacak hala bilinmiyor?
Depreme;
3.3 milyon kişinin yaşadığı Türkiye’nin 4. büyük kenti olarak nasıl hazırlanıyoruz bilmiyoruz, dolayısıyla deprem sonrasını da bilmiyoruz.
Bursa’da;
AFAD’ın hazırlığının ne yönde olduğunun bilinmesi gerektiğini düşünüyoruz.
Malum;
İşin kurtarma bölümü, geçici barınma bölümü ve asayiş bölümleri de var.
Bu yönde kamuoyunun aydınlatılması ve en azından yıkıcı bir deprem sonrasında Bursalılar’ın neler yapması gerektiğini bilmesi gerektiğini düşünüyoruz.
Aksi halde;
Büyük bir kaosun yaşanacağı aşikar.