Kuşku yok ki;

Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in görevdeki 9 ayını değerlendirdiği basın toplantısındaki en dikkat çeken konulardan biri, Orhaneli Termik Santrali’ne yönelik olandı.

Keza;

Yasaların ve yönetmeliklerin nasıl işle(til)mediğinin açık bir göstergesiydi söyledikleri.

2015 yılında özelleştirilip Çelikler Holding’e satılan Orhaneli Termik Santralı, devletten satın alındığından bu yana baca filtresini kapatıp, adeta zehir saçıyor.

Başta yöre halkı olmak üzere Bursalılar yıllardır zehir soluyor, verimli tarım topraklarının üzerine de bu zehir saçılıyor.

Bu yönde;
CHP’nin Bursa Milletvekili Dr. Kayıhan Pala, defalarca Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na yönelik soru önergeleri vermesine rağmen bir sonuç alınamadı.

Yine hatırlanacaktır.

Geçenlerde o bölgeden geçen Harmancık’ın CHP’li Belediye Başkanı Haşim Ali Arıkan, aracını durdurmuş ve gördüğü hava kirliliğini cep telefonunun kamerasıyla çekerek adeta isyan etmişti.

Çok ilginçtir;
Bu yönde sesini çıkarmayan tek belediye başkanı ise Orhaneli’nin AK Partili Belediye Başkanı Ali Osman Tayır.

Tayır’ın yaşananlara kayıtsız kalması, muhtemeldir ki, işin ucunun Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na uzanması!

Bu noktada;

Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, yeni öğrendiğimiz bir gelişmeyi paylaştı kamuoyu ile.

Büyükşehir Belediyesi olarak, yaşanan bu çevre katliamı nedeniyle santralı mühürlediklerini açıkladı.

Ne var ki;

Santralın sahibi Çelikler Holding, Büyükşehir Belediyesi’nin bu mühürleme işlemini kaale almayarak, santralı çalıştırmayı sürdürüyor.

Bunun üzerine de;

Savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını söyledi.

Böylece konunun yargı boyutu da başladı şimdi.

Aslında;

Bu yönde asıl yetki Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nda.

Bakanlığın da Bursa’daki İl Müdürlüğü’nde.

Yine hatırlanacaktır;

İktidar partisinin Bursa yöneticilerinin girişimleriyle Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Mehmet Ersan Aytaç, kısa bir süre önce görevden alınmıştı.

Aytaç;
Bursa kamuoyunun yoğun tepkisine rağmen zehir kusan fabrikalara karşı müdahale etmediği için öyle bir tepki almaya başlamıştı ki, AK Parti yönetimini bile isyan ettirmiş, sonra da görevinden el çektirilmişti.

Bu karar sonrasında;
Aytaç’ın yerine Hayrettin Eldemir atandı.

Eldemir teknik bir kişi, mimar.

Bu görevinden önce de Bursa Kültür Varlıkları Koruma Bölge Kurulu Başkanı olarak görev yapıyordu.

Yani Bursa’yı fazlasıyla iyi bilen bir bürokrat.

Bursa kamuoyu kendisinden çok şey bekliyor.
Özellikle de;

Nilüfer Çayı’nı zehir deresine dönüştüren boyahane fabrikaları ile bacalarından zehir kusarak insanları kanser hastası yapan fabrikalar için.

Açıkçası;
Göreve geldiğinden bu yana Bursa’nın yeni Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Eldemir’den şu ana değin radikal bir karar veya bir eylem görülmedi.

Kendisinden önceki hayli başarısız İl Müdürü Mehmet Ersan Aytaç’ı aratır mi bilemiyoruz ama Bursa kamuoyu, yeni İl Müdürü Eldemir’den artık bir ön önce somut kararlar ve adımlar bekliyor.

Dahası;
Bursa’da vatandaşların haklarını savunan ve yasaları hiçe sayan işletmeler için ciddi kararlar bekliyor ki, şu ana değin böyle bir adım atılmadı, duyurulmadı.

Şimdi de;

Bu kurumun yeni İl Müdürü’nün önünde bir de Orhaneli Termik Santrali sınavı var.

Kenti zehirleyen bu santralın zehir saçan bacasına karşı nasıl bir adım atacağı, Büyükşehir Belediyesi’nin mühürlediği bu santrala karşı nasıl bir devlet yaptırımı uygulayıp uygulamayacağı fazlasıyla merak ediliyor.

Bakalım;

Yeni Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Eldemir, kendisinden önceki, belki de Bursa’nın en başarısız bürokratı olan Mehmet Ersan Aytaç gibi, çevre ve şehircilik konularında gözlerini kapayıp, sorunlara sırtını mı dönecek, ya da Bursa’nın havasının, suyunun ve insanlarının zehirlenmesine ‘dur’ mu diyecek?

Kamuoyu adına yakından takip ediyoruz.