Bu sabah saat 06.00 sıralarıydı ki…

Telefonumuzun acı acı çalmasıyla uyandık.

Haber Merkezi’mizden arayan arkadaşların,  Kartalkaya’daki gibi Uludağ’da da büyük bir otelin cayır cayır yandığını söyleyince de bir anda ayıldık tabi.

Ardından da gelişmeleri takip etmeye ve koza24.com’dan duyurmaya başladık.

Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey de televizyon ekranlarında, yaşanan durumu anlatıyordu.

Ne yazık ki;

Birinci Bölge’de bulunan Kervansaray Otel’de yaşanan yangında iki kişi hayatını kaybetti, aileden bir kişi de yoğun bakımda.

Yaşamını yitirenler;

Milli Kayakçı Berkin Usta ve Türkiye Kayak Öğretmenleri Derneği Başkanı olan babası Yahya Usta.

Aktarılanlar;
Yangın sırasında 3 kişilik ailenin otelde konakladığı ve çıkan yangında baba ve oğulun yaşamını yitirdikleri yönünde.

Aslında;
Kısa bir süre önce 78 kişinin yaşamını yitirdiği Kartalkaya’daki dağ oteli yangınının birebir benzeri.

Benzeri diyoruz çünkü Kervansaray Otel bugüne değin yıllar yılı hiç denetlenmemiş.

Ne yangın söndürme sistemleri varmış ne de ruhsatı.

Öyle ki;
Ruhsatı bile 153 odası olmasına karşın “basit konaklamalı otel” diye geçiyormuş, bürokrasiden yırtmak için.

Nitekim;

Turizm Bakanlığı’nın Kartalkaya’daki yangın felaketi sonrasında devreye girmesiyle Kervansaray Otel’in konaklama izni 2 Şubat’ta Bursa Valiliği tarafından iptal edilmiş.

Sonra da otel;

17 Mart’ta kapatılmış ve turizmden men edilmiş.

Ne var ki;

Bu kapatma kararının ardından ne Uludağ Alan Başkanlığı, ne Kültür Turizm İl Müdürlüğü, ne de Jandarma bu otelin akıbetini merak etmemiş, denetlememiş.

Keza;

Bu sabaha karşı meydana gelen yangında otelden tam 12 personel çıkartılıyor, bu kişilerden 2 tanesi de yaşamını yitiriyor.

Yani;
Otelin kapatma kararına rağmen bir nevi faaliyetine devam ettiği anlaşılıyor.

Yapılan ilk incelemede de Kervansaray Otel’de herhangi bir yangın söndürme sisteminin bulunmadığı görülüyor.

Yanı sıra;
8 katlı otelin arkasında bulunan kafes gibi dar bir yangın merdiveninin de sadece göstermelik olduğu kanaatine varılıyor.

Zaten merak edilen de bu.

Acaba;

Güya kapatılan ve merhum Ertan Sayılgan’ın, kardeşi Selim Sayılgan ile mahkemelik olan kızı Zeynep Tümer tarafından işletildiği ve zaman zaman kiraya verildiği belirtilen bu Kervansaray Otel’de bu 12 kişi neden ve niçin kalıyordu ve kalabiliyordu?

Uludağ’dan sorumlu olan Uludağ Alan Başkanlığı yönetimi oteldeki bu hareketliliği görmüyor muydu?

Öyle ki;

8 katlı ve 153 odası bulunan Kervansaray Oteli’ndeki yangınla ilgili ilk incelemelerde, yangının açık bırakılan şömineden çıktığı ve herhangi bir elektrik kontağına rastlanılmadığı açıklandı.

Yanı sıra;
Uludağ’daki otelciler de, gece otelde şömine ve yemek partisi yapıldığı ve bir süreden sonra şöminedeki ateşin unutulduğunu söylüyorlar.

Bu nedenle de;

Kapatılan otelde neden bu kadar çok personel bulunduğu, otele nasıl girebilip konaklayabildikleri soruları soruluyor.

Hatırlıyoruz da;
Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Kartalkaya faciasının ardından yetki Uludağ Alan Başkanlığı’nda olmasına rağmen Uludağ’daki otellerde yangın denetimi yaptıklarını ve kusurlu otellerin Turizm Bakanlığı’na bildirildiğini söylemişti.

Sonra da;

Bu eksiklikleri yıllarca görmezden geldikten sonra ancak Ankara’dan gelen talimat sonrası görebilen İl Kültür Turizm Müdürlüğü, çoğu otelde mühürleme yapmış ve tesisler kapatılmıştı.

Zaten işin tuhafı da bu.

Mühürlenen ve kapatılan otelde, böylesi bir yangın nasıl çıkabiliyor ve otel odasındaki insanlar nasıl ölebiliyor?

Şimdi bu facianın sorumlusu acaba kim olacak?

Bugün gözaltına alınan otel müdürü mü, otel sahibi mi, yoksa denetim görevini yerine getirmeyen kamu görevlileri mi?

Yazık ki ne yazık.

Eksiklikler nedeniyle olası bir yangında otelin kül olacağı raporlanmasına rağmen, otelin insan eliyle yanabiliyor olması, bir de iki kişinin yaşamını yitirmesi akıl alır gibi değil.

Bu olayın sorumluları da en kısa zamanda Kartalkaya faciası gibi mutlaka adalet önüne çıkarılmalı.