Aslında;
Bursa’da son birkaç günde yaşananlar bile Türk siyasetinin geldiği gerginliği gösteriyor.
Öyle ki;
Siyaset mekanizması çok sertleşti.
Farklı görüşte olan insanlar birbirlerini çekemez hale geldikleri gibi ağır sözler sarfetmeye de başladılar.
Ve galiba artık mübarek bayram bile kar etmemeye başladı.
En azından bayramda siyasi konuşmaların daha nazik, daha kibar olması gerekirken sertleşen üslup, herşeyin üstüne çıkmaya başladı.
Malum.
AK Parti İl Başkanlığı’nın bayramlaşmasında, Milletvekili Hakan Çavuşoğlu’nun, İstanbul Belediye Başkanı İmamoğlu’na yönelik “alçak” sözü bile bir anda bayramda ulusal siyaset kulislerinin odak noktası oluverdi.
Dahası;
Bursa, bayramda bir başka olaya da sahne oldu.
Malum Bursa küçük.
Anında her şey duyuluyor, sonra da kulaktan kulağa yayılıyor.
Bursa’nın sevilen ve saygın siyasetçilerinden Kemal Demirel’in cenaze töreninden sonra bir grup kişi Kültürpark’a yemeğe gittiler.
Ne var ki;
Parktaki bir restoranda arkadaşlar arasında başlayan yemek bile bir süre sonra, yüksek siyaset temposunun getirdiği gerginlik nedeniyle istenmeyen bir kavgayla sonuçlandı.
Yemeğe;
CHP’nin eski yöneticilerinden, il ve ilçe başkanlarından Sadık Çakar, Oğuz Altınok, Şükrü Er, Şefik Yiğit, Sedat Ökten, Şükrü Aksu, Cengaver Yetim, Ahmet Memişoğulları gibi isimler de katıldı.
Grup üyeleri arasında bir süre önce CHP’den istifa edip Muharrem İnce’nin kurduğu Memleket Partisi’ne geçenler de bulunuyordu.
Bunlardan biri de Cengaver Yetim’di.
Artık ilerleyen saatlerde neler olduysa, neler konuşulduysa, yemek masası bir anda karışıverdi.
Memleket Partili Cengaver Yetim’in eski partisi CHP’yi eleştirmesi, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik sözler de söylemesi üzerine, CHP Osmangazi İlçe’nin eski başkanlarından Ahmet Memişoğulları itiraz edip, “CHP’nin politikaları artık seni ilgilendirmez” diye karşılık verince, fitilin ucu da ateşlenmiş oldu.
Sonrasında ise;
Yaşanan ağız dalaşı ve karşılıklı ve yüksek tempolu sözler, en nihayetinde yumruklaşmaya kadar vardı.
Yetim’in;
Eski partisini ağırca eleştirmesine kızan Memişoğulları’nın, tepki gösterip karşılık vermesi istenmeyen olaylara vardı.
Ve;
Demirel’in cenaze töreni sonrasında uzun zamandır birbirlerini görmeyen eski partililerin buluştuğu masa, galiba biraz yemekle birlikte içilenlerin de tesiriyle başka noktalara kadar vardı.
İşin tuhafı;
Masada yaşanan bu tatsız durumun üyelerinin, bir dönem birlikte aynı görüşü savunan, aynı siyaseti benimseyen ve aynı parti bayrağı altında toplanan kişiler olması.
Buna rağmen;
Demek ki, bir dönem aynı partinin çatısında olmak artık yeterli olmuyormuş.
Sol kulvarda yaşanan mitoz bölünme sonrası birbirlerini artık farklı dünyalarda tanımlayan kişilerin mutlu başlayan yemeklerinin neredeyse karakolluk olacak şekilde sonuçlanmaları bile, siyasi tartışmaların nerelere kadar uzandığının küçük bir göstergesi.
Kulağımıza gelenlere göre şu iş bile Memişoğulları tarafından yargıya taşınacak ve yakında mahkeme sıralarında bulunacak bu eski arkadaşlar.
Tabi;
Bursa’da bayramda yaşanan şu iki küçük örnek bile, siyasetteki gerginliği açıkça gösterdiği gibi ileriye yönelik seçimler için de tehlike işareti vermeye yetiyor.
Daha ortada seçim yokken, sandık yokken bile bunlar yapılabiliyor, kameralar önünde bu sözler sarfedilebiliyorsa, eski partililer yumruk yumruğa gelebiliyorlarsa, yaşanacak ilk propaganda dönemi de şimdiden alarm veriyor demektir.
Aman dikkat!
