Çok gizli taktik ve uygulamaları vardı Fethullahçı Terör Örgütü’nün.

Yıllar sonra anlaşıldı tabi bu taktikler.

Gizli haberleşme ağı olan bylock sistemini kullanma.

Deşifre olmamak için örgüt üyesi bazı kadınların başını özellikle açtırmalar.

Kişinin kimliği anlaşılmasın diye hareketsiz namaz kılma uygulamaları.

Kişinin örgüte uzak olduğu zannedilsin diye zorunlu hallerde alkollü içki içebilme serbestisi.

Katalogdan eş seçebilme uygulaması.

Himmet vermeyen işadamlarına devlet baskısı yaptırmak.

Soru çalarak üniversitelere, askeri okullara, devlet kadrolarına adam yerleştirmek.

Bakanlıklara sızarak etkin rol oynamak.

Türk Silahlı Kuvvetleri’nde paralel bir güce ulaşmak.

Hatta ve hatta;

Bazı örgüt mensuplarının yakalarında Atatürk rozeti bulundurmak mecburiyeti bile vardı, kişi deşifre olmasın diye.

Nitekim;

Kendisini iyi gizleyen bazı kişilerin ev ve işyerlerinde Atatürk resmi/heykeli bulundurma zorunluluğu olduğunu bile görmüş olduk yıllar sonra.

Başta cemaat olarak bilinen ama silahlı bir terör örgütü olduğu anlaşılan FETÖ’nün üzerinde hassasiyetle durduğu en önemli konulardan biri de Atatürk meselesiydi.

Mesela Bursa’daki;
FETÖ vakıf üniversitesi olan
Orhangazi Üniversitesi’nde, Atatürk resmi, portresi, heykeli olmazsa olmazlardandı her zaman.

Öyle ki;
Ulusal bayramlarda dev Atatürk posteri, üniversitenin Ankara Yolu’ndaki binasında hiç eksik olmaz, özellikle muntazam ve ütülü olmasına da çok dikkat edilirdi FETÖ mensuplarınca.

Velhasılı;

Elin terör örgütünün mensupları için bile Atatürk konusu çok önemli ve hassas bir noktaydı.

Ama istismardı ama bir gizlenme şekliydi.

Ne olursa olsun onlar için özel bir noktaydı Atatürk.

Ama Türkiye’nin başına örmeye çalıştıkları o hain plan ve uygulaması hiçbir zaman unutulmayacak elbette.

Malum.

15 Temmuz sonrasında bu FETÖ üniversitesi Orhangazi, kapatıldı.

Binası da Bursa Teknik Üniversitesi’ne verildi.

O zamandan beri de devlet üniversitesi olarak kullanılıyor.

Ülkemizde ulusal bayramların tarihleri belli.

Kamu kurumlarına Türk bayrağı ve ülkemizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün posterinin asılması bir zorunluluk.

Ama gel gelelim ne yaptı bu üniversite?

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı nedeniyle binaya bayraklama çalışması yapılırken, Cumhuriyetimizin kurucu önderi Mustafa Kemal Atatürk’ün posterini ters astı!


Taa ki;
Bursalılar’ın sosyal medyalarından
yükselen tepkilere değin.

Bu rezalet basına da yansıdı.

Mesela;
Olay gazetesi bu haberi
“Yazıklar olsun” başlığı ile verdi.

Üniversite yönetimi ne yaptı peki?

Önce;
Ters asılan Atatürk posterini mecburen düzelttirdi.

Ardından da;

Bir yazılı açıklama yaparak, özür dileyeceği yerde Atatürk posterinin ters asılmasını “kasıtlı haberler” diye niteledi utanmadan.

Muhtemelen de;
Birilerine hesap kesildi ki
“soruşturma açılmıştır” denildi.

Ardından da;

Atatürk’e, Cumhuriyet’e yönelik övgü dolu ifadeler kullanıldı.

Yahu;

Kimse sizden yağlı boya Atatürk posteri yapmanızı beklemiyor ulusal bayramlarda.

Alt tarafı, deponuzda bulunan Atatürk posterini, Türk bayrağı ile doğru dürüst asacaksınız üniversitenin çatısından.

Hepsi bu.

Onu bile yapamadıysanız ne demeli size?

Hiç mi kimse görmedi üniversiteden, bunu asan kişinin ters astığını da, konu sosyal medyadan tepkilere varınca anca uyandınız rezaleti.

Bir de üniversite burası.

Bilim yuvası.

Boşuna dememiş Olay gazetesi de size “Yazıklar olsun” diye.