Bugün…
Türk-İş’in aylık gıda enflasyonu araştırması yayınlandı.
Araştırmaya göre;
Aylık gıda enflasyonu, mayıs 2022’den beri son 15 ayın zirvesinde.
Bu durum;
Çarşının pazarın haliyle ceplerin cüzdanların yandığının bir başka verisi.
Geçenlerde de ifade ettik.
Dövizdeki yükseliş ve brent petrol fiyatlarındaki dalgalanmalar nedeniyle benzine, motorine, otogaza sık sık zam geliyor.
Bu gece de zam var.
Gelinen noktada;
Akaryakıta zam gelmesi değil, gelmemesi haber olmaya başladı neredeyse.
Tabi;
Akaryakıta ardı ardına gelen zamlar, nakliye ve ulaşımdaki etkisiyle birlikte raflardaki ve pazardaki etiket fiyatlarının da art arda değişmesine yol açıyor.
İşte fotoğraflar burada.
Bugün;
Marketten aldığınız herhangi bir ürünü, bir hafta sonra daha yüksek bir fiyata alıyorsunuz.
Pazarda gördüğünüz sebze ve meyveyi haftaya aynı fiyattan alabilmek gerçekten büyük bir şans.
Geçmiş yıllarda;
Avrupalı’nın marketlerde taneyle aldığı sebze ve meyveyi, kiloyla alan ve bu duruma şaşıran Türk halkı, bugün aynı noktaya geldi.
Hele hele, pazarlarda öyle kilo kilo alışveriş devri neredeyse bitmek üzere.
Pazar alışverişi yapanlar bilir, eline aldığı poşete istediği adet kadar sebze ve meyveyi koyup, sonra da tarttırarak kiloya bakmaksızın alıyor pek çok kişi.
Devir gerçekten de ekonomi devri.
Bu yüksek enflasyonun etkilemediği kesim yok.
Sanayicisi de zorda, çalışanı da emeklisi de.
İşlerini krediyle döndüren çoğu sanayici, krediye ulaşmakta güçlük yaşayınca, başını iki elinin arasına koyup düşünüyor.
İşin ilginci herkes haklı.
Pazarcı, kendisine getirilen sebze ve meyvenin akaryakıt fiyatlarından dolayı nakliyenin zamlanmasıyla daha pahalı alıyor.
Sonra da bu aradaki fiyatı nihai tüketiciye yansıtıyor.
Market raflarındaki binlerce ürün için de geçerli bu durum.
Dedik ya fotoğraflardan belli.
Aynı ürünün fiyatı sürekli değişiyor.
Tabi fırsatçılık yapanlar yok mu, elbette var.
Ama denetimi hangi kurumlar, hangi sıklıkta hangi personelle, hangi marketlere yapabiliyor, bu da bir muamma.
Bu akaryakıt fiyatları şimdi de havadan, denize, karaya, kent içi toplu ulaşıma değin etkili oluyor.
Şimdilik yaz mevsiminde bulunmamız ve okulların tatil olması nedeniyle belki pek anlaşılmıyor ama okullar açıldığında servis fiyatları kim bilir nasıl olacak?
Kaldı ki;
Büyük işletmeler, taşeron olarak kullandıkları servis firmalarından zamlı taşıma tarifelerini aldılar da, ek ödemelerine başladılar bile.
Bu nedenle;
Akaryakıt fiyatlarına sık sık gelen zamlara bakıp “Benim arabam yok ki” ya da “Ben o kadar sık kullanmıyorum arabamı” diyenlere bakmayın siz.
Çünkü onlar;
Ya olayın farkında değiller, ya da gerçeği kabullenmek istemiyorlar.
