Tarihçesine göre…
Darüşşafaka;
Yani “şevkat yuvası” anlamına gelen kurumun kuruluşu 1863 yılına dayanıyor.
İstanbul’da;
Sultan Abdülaziz Han’ın fermanıyla kurulan cemiyet, yoksul ve geri kalmış halkın eğitim ve öğretimine destek olmayı hedefliyor önce.
Sonraları ise;
Babası ve/veya annesi hayatta olmayan, maddi olanakları yetersiz çocukların nitelikli eğitim olanağı almasına evriliyor.
Burada eğitim gören çocuklar da, evrensel değerleri benimsemiş, öz güven sahibi, ülkesine ve topluma karşı sorumluluklarının bilincinde olan bir birey olarak yetişiyor.
Daha sonraları da;
Bağışçıların artmasıyla birlikte, devreye Darüşşafaka Rezidansları adı altındaki modern huzurevleri giriyor ki, ihtiyacı olan yaşlıların, bedensel ve zihinsel olarak sağlık içinde yaşamaları sağlanıyor yıllardır.
Halen;
Darüşşafaka’da, annesi ya da babası olmayan 1038 öğrenci eğitim görüyor.
Elimize ulaşan bilgilere göre;
Geçen yıl Bursa’dan Darüşşafaka’ya 84 öğrenci sınav için başvurmuş.
Ve bu çocukların 6’sı eğitim öğrenim görmeye hak kazanmış.
Halen de;
27 Bursalı öğrenci, İstanbul Darüşşafaka’da tam burslu olarak eğitim alıyormuş.
Kuşku yok ki;
Darüşşafaka, Türkiye’nin en önemli eğitim kurumlarından biri.
Muazzam bir iş yapılıyor bu kurumda.
Geçenlerde;
Darüşşafaka ile ilgili olarak Bursa’da ilginç bir gelişme yaşandı.
Aynı zamanda;
BUSİAD üyesi de olan Bursalı hayırsever iş insanı Osman Canik, Mudanya Hasköy’de bulunan 14 dönüm arazisini okul yapılması için Darüşşafaka Cemiyeti’ne bağışladı.
Tabi bu bağış haliyle heyecan yarattı Bursa’da.
Bu yönde;
Darüşşafaka Cemiyeti Yönetim Kurulu Başkanı Oğuz Güleç başkanlığında yönetim kurulu üyeleri ile cemiyetin Eğitim Kurumları Genel Müdürü Ebru Arpacı da Bursa’ya geldi.
Konuklar;
Akşam da Buğra Küçükkayalar başkanlığındaki BUSİAD üyeleriyle bir araya geldiler.
Ve;
Darüşşafaka Cemiyeti’nin Bursa’da okul yapma projesinin tanıtımını gerçekleştirdiler, Bursa Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği’nin yönetim kuruluna ve üyelerine.
Bu özel buluşmada;
Hasköy’deki arazisini bağışlayan Bursalı iş insanı Osman Canik de, Darüşşafaka Cemiyeti’nin Bursa’ya bir okul kazandırmasından mutlu olacaklarını söylerken Bursa iş dünyasından da mutlaka katkı geleceğinin özellikle altını çizdi.
Yanı sıra;
Darüşşafaka Cemiyeti’nin Yönetim Kurulu Başkanı Oğuz Güleç de, Bursa’da yapılması planlanan bu okul için Bursa iş dünyasının desteğinin şart olduğunu söylerken, okul yapımı için ayrılacak bütçeye destek istedi.
Öğrendiğimize göre çok iyi niyetli bir girişim bu.
Keza;
Darüşşafaka’nın bir şekilde Bursa’ya da gelecek olması kuşku yok ki hem Bursa için çok değerli, hem de İstanbul merkezinin rahatlatılması için.
Ne var ki;
Darüşşafaka Okulu’nun, Mudanya Hasköy’de bağışlanan 14 dönümlük arazide kurulabilmesi pek mümkün görünmüyor.
Keza;
Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, görevdeki 9. ayında bir değerlendirme toplantısı yaparken, Bursa’nın batısında bulunan okullara ilişkin net bir açıklama yapmıştı.
Bursa’daki;
Tüm özel okulların kentin batısında bir bölgeye yığılmasının en büyük trafik sorunlarından biri olduğunu söyleyen Bozbey, net konuşmuş ve “Bundan böyle özel okul talepleri geldiğinde asla Bursa’nın batı tarafına izin vermeyeceğiz. Bunun bilinmesi gerekiyor, mevcutlar yeterli. Yeni talepler artık kentin doğu tarafına olmalı” demişti.
Haksız da sayılmazdı Başkan Bozbey.
Keza o bölge özel okula fazlasıyla doydu.
Bursa’daki tüm özel okullar, Bademli ile Nilüfer bölgesinde ki, on binlerce öğrenci haftanın 5 günü sabah ve akşam saatlerinde bu hattı kullanıyor.
Yanı sıra;
Bölgedeki devlet okulları da cabası.
Bu nedenle;
Gayet iyi bir niyetle başlatılan Darüşşafaka Cemiyeti’nin bir eğitim kurumunun da Bursa’ya getirilmesi çabaları sonuçsuz kalacak görünüyor.
Çünkü;
Hem Cemiyet, okulun yapılabilmesi için yeterli bütçelerinin olmadığını ve Bursa iş dünyasından mutlaka destek gelmesi gerektiğini söylüyor.
Hem de;
Kentin batısına, hele hele pek çok özel okulun bulunduğu Hasköy bölgesine, Büyükşehir Belediyesi’nin yeni bir okul izni vermesi hiç mümkün görünmüyor.
Dolayısıyla;
Darüşşafaka gibi çok önemli bir kurumun, Mudanya’da bağışlanan bu arazi aracılığıyla Bursa’ya eğitim kurumu olarak gelmesi kısa vadede ne yazık ki zor gibi.