Yıllardır…

Siyasi partilerin kongrelerini takip ederiz.

Açıkçası;

Pazar günü Merinos AKKM’de izlediğimiz CHP il kongresi, son yılların en berbat kongresiydi.

Üstelik;
Kongre salonunu olabildiğince iyi hazırlayan İl Başkanı Turgut Özkan ve ekibinin bu emeğine rağmen.

Zaten;

Kongre, “dakika bir, gol bir” misali faulli başladı.

Kongreyi açan Divan Başkanı, CHP Genel Başkan Yardımcısı Kocaeli Milletvekili Tahsin Tarhan, kürsüdeki medya mikrofonlarını eliyle göstererek şunu dedi:

“Medya sürekli aleyhimize çalışıyor.

Burada da emin olun, bizim açıklarımızı yakalamak için buradalar, sonra da bunu tüm Türkiye’ye yansıtacaklar”

Bir ara…

Bu sözler üzerine gazeteci arkadaşlarımız arasında “kalkıp gidelim mi” tartışması bile yaşadık.

Zaten;
Partililerin bile öfkeyle bağırıp çağırdığı kongrenin bu kadar kötü hale gelmesine sebep de Divan Başkanı’ydı.

Birçok kişiyi küstürdü.

Dersine çalışmadan geldiği belli olan bu Kocaeli Milletvekili, protokoldeki isimleri bile anons edemedi.

Ne belediye başkanlarını alkışlattı.

Ne milletvekillerini, ne de partinin büyüklerini.

Eski Bakan Turhan Tayan bile bekledi isminin okunmasını da, önüne gelen uyarılar sonrasında çok sonra okudu isimleri.

O kadar isteksizdi ki;

İl Başkan adayı Gürhan Akdoğan’ı bile “Gürhan Aydoğan” diye anons etti.

Üstelik, tüm konuklar gözünün önünde olmasına rağmen.

Beklenti;

Birkaç konuşmanın ardından tüm salonun beklentisi olan 3 il başkan adayının konuşmasını dinlemek üzerineydi.

Kongre öğlende başladı.

Ama;

Adaylar saat kaçta konuşmaya başladı biliyor musunuz?

Tam 6 saat sonra!

Bizim sayabildiğimiz 30’a yakın kişi, alakasız konuşmalarıyla kürsüye çıkıp dakikalarca konuştu.

Salondakiler;

“Protokol konuşmasın, delegeler konuşsun sadece” diye defalarca bağırmalarına rağmen Divan, işin ucunu kaçırdı.

Tam 6 saat süresince gereksiz konuşmalar yapıldı.

Bunlara bir de milletvekillerinin konuşmaları eklenince akşam oldu.

Kürsüye çıkanlar;

Kuvay-i Milliye’den, iklim değişikliğine

Roman vatandaşların sorunlarından, ormanlara

Kadın ve gençlerin öneminden, işsizliğe

Partinin nasıl kurulduğundan, Atatürk’e, İnönü’ye,

Darbelerden, pandemiye değin alakasız konular konuşuldu saatlerce.

Kimi de çıktı;
“Sizlerle bugün biraz dertleşeceğim” diyerek, kongreden, adaylardan uzak şeyler anlatıp durdu.

Haliyle…

İnsanlar da sıkıldı.

İnanır mısınız?

Kürsüden cinsel içerikli fıkra anlatanlar da oldu, şiir okuyanlar da.

İş hayatındaki deneyimlerini paylaşanlar bile oldu.

Doğrusu böylesine bir kongre hiç görmemiştik daha önce.

CHP’de;
Kılıçaroğlu’na karşı Genel Başkan adaylığını açıklayan Örsan Öymen de, bu fırsatı yakalayınca 45 dakikayı aşan bir konuşma yaptı.

Söz alıp kürsüye çıkan eski PM Üyesi Berhan Şimşek de, Divan’ın uyarılarına rağmen çok uzun konuştu, salondaki herkes sıkıldı.

Tüm bunların üzerine bir de yine eski PM Üyesi Hurşit Güneş de, hemen herkesin bildiği konuları tekrar edince, artık Divan’a salondan uyarılar gelmeye başladı.

İşin tuhafı…

Koca salon, il başkan adaylarının konuşmalarına geçilmesi için artık iyice tepkilerini göstermeye başlayınca bu kez de alakasız ve gereksiz konuşmalar yapanlar arasında “sataşma” krizi yaşandı.

Kendisine sataşma olduğu gerekçesiyle bazı kişiler, kürsüye yeniden çıkıp ikinci kez konuştular.

Ve…

Saatler 18.00 olmuştu ki salondaki herkes artık aç, susuz, bitap biçimdeydi.

Kimsenin enerjisi kalmamıştı ki, daha adaylar kürsüye bile çıkmamıştı.

Haliyle çok tepkiler oluştu salonda delegeler arasında Divan’a.

Dedik ya;
Yıllardır kongre izleriz ama böylesine sıkıcı, böylesine anlamsız konuşmalar görmemiştik daha önce.

Kongre;
Sanki Bursalı CHP’lilerin yıllar yılı içinde biriktirdiklerini anlatma yeri haline geldi.

Ne çok dolmuş meğerse CHP’liler.

Balkondan gelen bir ses artık iyice, işin çığırından çıktığını gösterdi.

Divan’a bağırarak;

“Yeter artık akşam oldu, ne zaman dinleyeceğiz adayları” diye seslendi.

CHP’nin;
Büyükşehir adayı Mustafa Bozbey’in oldukça yapıcı konuşmasının ardından dediği gibi, çok zaman kaybedildi.

Üstelik;
Böylesine önemli bir seçimde salon da gayet iyi hazırlanmasına rağmen Merinos’un en büyük salonunun üçte biri boştu.

Saatler artık;
18.00’i gösteriyordu ki, salonun da tepkisiyle konuşmacılara son verildi Divan tarafından.

Ve yine bir hata yapıldı ki;

Herkesin saatlerce beklediği 3 il başkan adayının listeleri, dijital ekrana yansıtılamadı.

Haliyle;

3 listedeki yüzlerce isim tek tek okundu salona ama kimse listelerdeki dengeyi çözemedi.

Basın mensuplarından bile liste isteyenler oldu, kimlerin yazıldığına dair.

Dedik ya;
Hava kararmaya başlıyordu ki nihayet a il başkan adaylarının konuşmalarına geçildi.

Konuşmalar 15’er dakika ile sınırlandırıldı.

Kura sonucu kürsüye ilk çıkan İl Başkanı Turgut Özkan’dı.

Çok ateşli bir konuşma yaptı.

Başkanlığı döneminde yaşadığı sıkıntıları anlatıp, belediye başkanlarına ağır eleştirilerde bulundu.

Nedenlerini de tek tek anlattı.

Grup toplantılarına katılmadıklarını söyledi.

Hatta;

Bir ara hızını alamayıp Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz’a dönüp “Mudanya’ya bensiz ve delegesiz toplantılar yapmak, senin haddine mi” diye bile bağırdı.

Partinin milletvekillerini ve belediye başkanları ile bazı isimleri kastederek, “Bırakın bunları, partiyi artık örgüt yönetsin, beni seçin, örgüt partide söz sahibi olsun” dedi.

Konuşmasında;

Nilüfer İlçe Başkanı Özgür Şahin’e seslenen Özkan, “Hani delegeleri serbest bırakmıştın, neden şimdi bir kişiye yöneldin” dedi.

Sonra kürsüye;
Nihat Yeşiltaş çıktı.

Ulusal içerikli uzun bir konuşma yaptı.

İçi doluydu, sesi sık sık sloganlarla kesildi.

Ne var ki Divan krizi yeniden yaşandı.

Keza;
Adaylara verilen konuşma süresi 15’er dakika olmasına rağmen Yeşiltaş tam 34 dakika konuştu.

Divan’ın sessiz kalmasına diğer adaylar da itiraz ettiler.

Kürsüye en son da Gürhan Akdoğan çıktı.

O da Divan Başkanı’na tepki göstererek, 15 dakika sonra gelen “bitirin” uyarısına “Hayır ben de konuşacağım, bitirmeyeceğim” diyerek, parti içi sıkıntıları isim isim anlattı.

Hatta;

Osmangazi İlçe Başkanı Cengiz Çelikten’in ismini telaffuz ederek, kendisine yönelik çirkin teklifler geldiğini, çekilmesi için PM üyeliği ve milletvekilliğinin teklif edildiğini belirterek, “Bilin bunları bilin” diye bağırdı.

Çelikten de o esnada söz istedi ama Divan tarafından söz hakkı verilmedi.

Kongre bize göre dün iki bölümden oluştu.

Birinci bölümde;
Saatlerce süren gereksiz ve sıkıcı konuşmalardan bunalan partililerin verdiği görüntü dikkat çekti.

İkinci bölümde de;

Adayların konuşmalarıyla iyice gerilen hava oldu.

Oylamaya geçildiğinde de 599 delege oy kullandı.

Kongrenin favorisi olan Nihat Yeşiltaş, oyların 323’ünü alarak partinin yeni İl Başkanı oldu.

Gürhan Akdoğan 152 oy alırken, Turgut Özkan’a 120 oy çıktı, 4 oy da geçersiz sayıldı.

Ve böylece;
CHP’nin Bursa kanadında yeni bir dönem başladı.

Büyük bir zaferle İl Başkanı seçilen Nihat Yeşiltaş’ı zor bir dönem bekliyor.

Seçim sonrası dağılan partiyi ve bozulan moralleri düzeltmesi gerekiyor ve ana hedef olarak konulan başta Büyükşehir Belediyesi’ni kazanabilmesi için çok çalışması gerekiyor.

Nitekim;

Konuşmasında “Bundan sonra CHP, sokaklarda olacak, sokaklarda partimizin arabalarını görenler artık heyecanlanacak, yanlarında herkese el uzatan bir CHP’nin olduğunu görecekler, Bursa’da yeni bir dönem başlayacak” diyerek, seçim sonrası üzerlerine adeta ölü toprağı serpilen partililerine büyük bir umut aşıladı.