Bir Belediye Başkanı’nın portresi?

1989 yılı;
Bursa için ilklerin olacağı bir yıldı.

Keza;
Bursa, 1987’de Turgut Özal döneminde Büyükşehir Belediyesi olarak ilan edilmiş ve 1989 Mart’ında yapılacak ilk yerel seçimlerde de bu sistem uygulamaya girecekti.

Yanı sıra;

Osmangazi, Yıldırım ve Nilüfer adlarıyla 3 tane de merkez ilçesi olacaktı Bursa’nın.

Yani;

Bursa’nın 1 belediye başkanı yerine merkezde 4 belediye başkanı olacaktı artık.

Biz de, 1988’in sonunda gazeteciliğe başlamış ve 1989 yerel seçimleri, gazeteci olarak ilk göreceğimiz seçimler olacaktı.

DYP’nin adayları olan Teoman Özalp, Zeki Eke, Ziya Güney gibi Erhan Keleşoğlu’yla da o dönem tanışmıştık.

Keleşoğlu o zaman 48 yaşında, biz de 20 yaşındaydık.

Malum.

1989 seçimlerini DYP, Bursa’da 4-0 aldı.

Fakat bir sorun vardı.

Ortada ne Osmangazi, ne Yıldırım ne de Nilüfer Belediyesi vardı.

Tek bir personeli bile bulunmayan 3 belediye başkanı vardı ortada.

Çok net hatırlıyoruz.

Seçimden hemen sonra, Bursa’nın ilk Büyükşehir Belediye Başkanı sıfatını alan Teoman Özalp, Heykel’deki tarihi binada 3 merkez belediye başkanına birer oda tahsis etmiş, 3 belediyenin kuruluş çalışmaları bir süre buradan yönetilmişti.

İlerleyen zamanda;

Ankara Yolu’ndaki bir bina Yıldırım Belediyesi olarak, Fomara’daki bir bina Osmangazi Belediyesi olarak kullanılmaya başlamış, İzmir Yolu’nda da baraka tipi bir yapı inşa edilerek Nilüfer Belediyesi olarak devreye girmişti.

Bizler de;
Bursa Hakimiyet yönetimince belediye muhabiri olarak atanmış ve belediye memurları gibi mesaiye sabah saatlerinde belediyelerde başlar olmuştuk.

Bu sürede;
Erhan Keleşoğlu ve Zeki Eke ile de iyice yakınlaşmış, birer abi-kardeş olmuştuk adeta.

Hatta;

Dostluğumuz o kadar ilerlemişti ki, zaman zaman Yeniceabat’taki çiftlik evimizde, her iki başkanı da sık sık ağırlar olmuş, bu buluşmaları duyan dönemin bazı DYP yöneticileri de arada gelir olmuştu.

Hatta bir ara;

Ortamın müsait olması nedeniyle, DYP’nin 1991 genel seçiminde uygulanacak stratejileri kararları, bizim çiftlik evimizde alınmıştı.

Velhasılı;

Osmangazi’nin kurucu belediye başkanı Erhan Keleşoğlu’yla artık sıkı sıkıya bir dostluk başlamıştı.

Bir ara, bizi belediyeye yanına da almak ve devlet memuru yapmak istemiş ancak gazeteciliğe devam etmek istediğimizi söyleyip kabul etmemiştik.

Ve o dönem Bursa’nın en renkli dönemiydi.

Hem şehrin kalkınması açısından, hem de belediyecilikte ilklerin yaşanıyor olmasından dolayı.

Hatırlanacaktır;

Fomara’daki Osmangazi Belediyesi’nin tam karşısında ANAP’ın Osmangazi İlçe Başkanlığı vardı ki, -kulakları çınlasın- Bener Özcan’ın parti binasına her hafta astığı siyasi afişler büyük ses getiriyor olsa bile, Keleşoğlu bu afişlere gülümsüyor ve “demokrasinin afişleri bunlar” diyordu.

Sadece;
Erhan Keleşoğlu’nu üzen bir olay yaşanmıştı.

Galiba 1993 yılıydı.

Belediyenin çalışma raporu, bir takım iddialar karşısında kendi partililerince kabul edilmemiş ve Başkan Keleşoğlu düşürülmüş, sonrasında hakkındaki iddiaları tek tek ispatlayarak görevinin başına alkışlar arasında dönmüştü Erhan Keleşoğlu.

O iddiaların en önemlisi denebilecek olan da, belediyeye iş yapan müteahhitlerin, belediyeye bilgiyasayar, araç vs. almalarıydı.

Galiba o zaman normal karşılanmıyordu bu işler ki DYP yöneticilerine ters gelmişti.

Peki, bugün öylemi ya?

Yoksa, Keleşoğlu’na yönelik tek bir kişi “cebine çalışıyor” diyememişti.

1994 seçimlerinde belediyeler ANAP’a geçince Keleşoğlu, ekonomik şartları gereği yine çalışmak zorunda kaldı ve SÜTAŞ’a girerek yönetici olarak çalışmaya başladı.

Ardından bir süre, memleketi Niğde’ye giderek baba topraklarında çiftçilik yaptı.

Çok renkli, çok sosyal bir belediye başkanıydı.

Cenazeleri kaçırmaz, düğünlerin eksik olmaz ya misafiri ya da nikah memuru olurdu.

O’nun için belediye başkanlığı bir yaşam tarzıydı.

Son dönemlerinde;

Yıllar önce Bursa’dan ayrılarak Mersin’e yerleşen Zeki Eke’nin çağrılarına kayıtsız kalmayarak Mersin’e yerleşmiş, ara sıra Bursa’ya gelerek dostlarıyla hasret gideriyordu.

İyice yaşlanmıştı tabi son dönemlerde.

80 yaşında olmasına karşın dostlarını kıramıyor, partili ayrımı da asla yapmıyor, Bursa’ya gelmeye gayret ediyordu yaşlı vücuduna rağmen.

Ankara Siyasal mezunu olan Keleşoğlu’yla hem Mersin’de bulunuyor olması, hem de Bursa’ya geldiği zamandaki pandemi koşulları gereği bir süredir görüşemiyorduk.

Perşembe gecesi saat 23.00’e doğru Keleşoğlu’nun vefat haberini duyduğumuzda çok üzüldük.

Dahası;

Erhan Başkan’ın vefat haberini koza24.com olarak Bursa’ya ilk duyuran da saat 23.02’de -ne yazık ki-biz olmak durumunda kaldık.

Çok zorumuza gitti bu haberi kaleme almak ve Bursa’ya duyurmak.

Duyurumuzu yaptığımız andan saniyeler sonra, dakikalar içinde bine yakın mesaj aldık ki, Erhan Başkan’ın ne kadar çok sevildiğini bir kez daha gördük.

O dönemin yıldızıydı DYP’li 4 belediye başkanı.

Zaman içinde Teoman Özalp ve Ziya Güney bu dünyadan göçüp gittiler.

Şimdi de, bizdeki anılarıyla birlikte Erhan Keleşoğlu.

Allah, 4’lüden geride kalan tek isim olan Zeki Eke’ye uzun ömürler versin.