Şu;
Öfkeye ve nefrete bakar mısınız?

24 yaşındaki kadın hemşire, kendisine tekme, tokat ve yumrukla saldıranlara “Hamileyim yapmayın, vurmayın” diyor ama…

Gözü dönmüş;

Baba ve oğul iki saldırgan, genç hemşireyi ölesiye dövüyorlar!

Malum.

Bu olay, birkaç gün önce İstanbul Başakşehir’de Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nde yaşandı.

Saldırgan baba Hüseyin K. İle oğlu Rıdvan K. başka bir hastanın kanını alan genç hemşireyi saçından sürükledi, ardından karnını tekmelediler.

Haliyle şikayetçi oldu genç hemşire Gülhan D.

Peki ne oldu sonunda?

Gözü dönmüş iki saldırgan da, çıkarıldığı mahkemede adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı!

Türkiye’de hep aynı şey oluyor.

Bizler de ısrarla söylüyoruz.

Türkiye’nin en önemli sorunlarından biri Türk Ceza Kanunu.

Maalesef bu yasalara göre darp’ın, bazen de yaralamanın cezası yok!

Bu olay duyulur duyulmaz haliyle Türkiye ayağa kalktı.

Peki ne oldu sonra?

Kamuoyundan yükselen büyük tepkiler üzerine Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı iki saldırgan hakkında gözaltı kararı verdi.

Sonra da mahkemeye sevk edilen baba ve oğlu tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Peki böyle mi olmalıydı?

Yani;

Kamuoyunun tepkisi mi gerekliydi ille de, bu saldırganların tutuklanması için?

Bakın;

Bu olay sonrasında kısa adı ATUDER olan  Acil Tıp uzmanları Derneği Başkanı Prof. Dr. Başar Cander, canilerin serbest bırakılmasının ardından ne demişti?

“Eğer bu şiddet, bir hakim’e ya da savcı’ya uygulansaydı ülke ayağa kalkmaz mıydı?”

Elbette kalkardı.

Yargı mensuplarının, birkaç çapulcu karşısında mağdur olabileceği düşünülebilir mi hiç?

Nerede kalırdı o zaman devlet?

Ama;

Bu ülkede herkes için, darp’ın da, yaralamanın da, tehditin de iyi bir cezası olmalı.

Allah aşkına;
Sosyal medya olmasaydı, hamile hemşireyi öldüresiye dövenler bugün cezaevinde olur muydu?

Tutuksuz geziyorlardı bugün sokakta iki cani de.

Diyeceğimiz şu.

Bugün ülkenin en önemli sorunlarından biri nasıl ki ekonomi ise Türk Ceza Kanunu da bu çerçevede görülmeli ve bir an önce suç ve ceza kavramı güncellenmeli.

Suç cezasız kalmamalı.

Zaten kaldığı için, sokaklar bir sürü psikopat ile dolmadı mı?

Biliyorlar yaptıklarının suç olmadığı da o nedenle canlı bomba gibi geziyorlar sokaklarda!