Türkiye geçtiğimiz hafta yaşanan ‘sur cinayeti’ ile çalkalandı. İstanbul’un Fatih ilçesinde Semih Çelik isimli bir zanlı, önce evine çağırdığı Ayşenur Halil’i, ardından Edirne surlarına davet ettiği İkbal Uzuner’i vahşice katletti. Çelik, Uzuner’i surlarda parçalayarak korkunç bir cinayete imza atarken Türkiye’yi dehşete düşüren bu olayda yeni detaylar gün yüzüne çıktı. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, olayla ilgili daha önce bilinmeyen bir gerçeği açıkladı.
SUR CİNAYETİNDE GERÇEĞİ AÇIKLADI!
TV 100’e konuşan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, ‘sur cinayetinde’ “Aile daha önce defalarca şikayetçi oldu” iddiası ile ilgili bilgi kirliği hakkında açıklamalarda bulundu.
AİLE ŞİKAYETÇİ OLDU MU?
Ailenin defalarca kez şikayeti olmadığını ifade eden Bakan Tunç, “Fatih’te iki kızımızın katledilmesi olayında da “Aile defalarca şikayetçi oldu” ifadesi basına yansıdı. Oysa ailenin defalarca şikâyeti yok. İkbal daha önce evden kaçıyor. İntihar edip not bırakıyor.
Aile polise haber veriyor, diyor ki kızımız kayboldu. Kız hemen o gün bulunup eve getiriliyor.” “Cani de geçen sene intihara kalkmış, kendini yaralamış. O yaralamadan dolayı. Bakırköy’de tedavi görmüş. Orada da hiçbir şikayetçi yok.” dedi.
“EN YÜKSEK CEZAYI VEREN ÜLKEYİZ”
Türkiye’nin Avrupa ülkelerine kıyasla en ağır cezaları veren ülke konumunda olduğunu söyleyen Tunç, “Avrupa ülkeleri ile karşılaştırdığımızda bütün suçlara en yüksek cezayı veren ülkeyiz. İnfaz bakımından da en yükseğini veriyoruz. Yani cezaların azlığı gündeme geliyor ama diğer ülkelerde daha az ceza var. Örgütlü suç bakımından cezaevlerindeki sayı şu an 360 bin kişi yani suç işleyen salıveriliyorsa bu 360 bin kişi neden cezaevinde?” dedi.