Milli İstihbarat Teşkilatı, Binali Camgöz'ün Türkiye'ye getirilmesi için uzun süren yoğun bir istihbarat diplomasisi yürüttü. Başta Dışişleri ve İçişleri Bakanlığı ve ilgili diğer kurumlarla gerekli koordinasyonlar kuruldu, hazırlıklar tamamlandı.
Gerçekleştirilen temaslar sonucu Binali Camgöz, Karadağ'dan Türkiye'ye getirtildi. Uçaktan iner inmez Camgöz'ü Karadağ ekibinden MİT teslim alarak emniyet güçlerine teslim etti.
Binali Camgöz'ün MİT'in yürüttüğü başarılı bir operasyon ile Türkiye getirilmesi ve emniyet güçlerine teslim edilmesi ile aktif olarak faaliyet gösteren suç örgütü Camgöz Grubu'na da büyük bir darbe vurulmuş oldu.
Camgöz Grubu'nun liderini MİT getirdi
"Suç İşlemek Amacıyla Örgüt Kurma, Kasten Öldürme, Tasarlayarak Öldürme, Kasten Yaralama, Nitelikli Yağma, Hakaret, Tehdit, Suçlunun Kaçmasına İmkan Sağlama, Azmettirme, Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma, Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde Ticareti Yapma veya Sağlama, Resmi Belgede Sahtecilik" gibi suçlardan 41 adet suç kaydı, 25 ayrı suçtan da ulusal düzeyde arama kaydı bulunan Binali Camgöz, 2018 yılında Türkiye'de işlediği suçlardan ceza almamak için Gürcistan'a kaçtı. 2020 yılının başında sahte pasaport ile Belarus'a geçen Binali Camgöz, daha sonra Karadağ'a gitti.
Emniyet Genel Müdürlüğü İnterpol-Europol Daire Başkanlığı'nın çalışmaları sonucunda, Mehmet Ali Bayhan adına düzenlenmiş sahte kimlik belgeleri ile Temmuz 2022'de Karadağ'da yakalanan Binali Camgöz, tutuklandı.
Adeta suç makinesiydi
Binali Camgöz, birçok suça bulaşmış bir suç makinesi gibiydi. Türkiye'den kaçtıktan sonra da suç örgütünü yurtdışından yönetmeyi sürdürdü. Son olarak, 04 Haziran 2022 ve 06 Haziran 2022 tarihlerinde İzmir'de iki şahsın öldürülmesi olayını azmettirdi. Ayrıca Binali Camgöz'ün adı, 08 Eylül 2022'de İstanbul/Şişli'de suikasta uğrayan Sırp çete lideri Jovan Vukotıc dosyasında da geçiyor.