Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Diyanet İşleri Başkanlığı’nca düzenlenen 7. Din Şurası’nda konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“Bu önemli toplantıyı tertip eden Diyanet İşleri Başkanlığımıza ve emeği geçenlere yürekten teşekkür ediyorum. 5 yılda toplanan şuraları ilim sofrası olarak görüyorum. Sözü fikri ve tavsiyeleriyle bu sofrayı zenginleştiren ilim ve fikir insanlarına birlikte yürüdüğümüz yol arkadaşlarımız olarak bakıyorum. Şura kararlarını hep takip ettim. Din şurası kararları titizlikle uygulamaya konulmalı.
“İSLAM EŞSİZ MEDENİYETLER İNŞA ETTİ”
Müslümanlar olarak dini yaşamak ve yaşatmakla mükellefiz. Dindarlara yönelik saldırıları göğüsleyecek ve püskürtecek olanlar bizden başkası değildir. Bizim medeniyetlerimizi inşa eden ruh yani öz ilk günkü gibi tazeliğini muhafaza etmektedir. İslam eşsiz medeniyetler inşa etti. Biz kendi kodlarımızla kendi medeniyetimizin inşasına ne kadar inanıyorsak medeniyetimizin tekrar dirileceğine de inanıyoruz.
“YAPAY DİN OLUŞTURMA GAYRETİ OLUŞTURMA İÇİNDELER”
Dijital dünya küresel ölçekte tüm değerleri alt üst ediyor. Dijital dünya Müslümanları da hedef tahtasına koyuyor. Çocuklar dijital dünyanın talim ve terbiyesine daha fazla maruz kalıyor. Dijital alemin sadece kapitalist bir araç olmadığını fark etmemiz gerekiyor. Yapay bir din oluşturma gayreti içindeler. Dijital inanç sistemleri karşısında Müslümanların korunması için acil önlemler alınmalıdır. Dijital saldırılara karşı değerlerimizi korumalıyız. Bugün sosyal medya üzerinden lümpen ırkçı hareketler rahatça örgütlenip propaganda yapabilmektedir.
“İSLAM VARSA TÜRKİYE VARDIR”
Bir dönem, Alisiz ‘Alevilik’ fitnesi üzerinden yürütülen kampanyaların gayesi neyse, son dönemde gündeme getirilen ‘İslamsız Türklük’ furyasının gerisinde de aynı emperyalist emeller vardır. İslamsız Türklük furyası estiriyorlar. İslam varsa Türk vardır. İslam varsa Kürt vardır Arap vardır. İslam varsa bayrak vardır, vatan vardır hürriyet vardır. İslam varsa Türkiye vardır.
“DİNDARLAR VE DİNİ DEĞERLERİMİZ YIPRATILMAKTA”
Tıpkı 28 Şubat dönemindeki gibi belli toplum kesimlerimiz adeta öcü gibi gösterilmektedir. Buna sessiz kalmamız mümkün değildir. Dindarlar ve dini değerler yıpratılmaktadır. İlim erbabı arasında konuşulması gereken konular da sosyal medyaya taşınıp zihinler bulandırılıyor. Meselelere hakim olmayanların zihinleri bulandırılıyor. Üniversitelerimiz ilahiyat fakültelerimiz özgürdür. Ancak bunlar ilim meclislerinde yapılmalıdır.
Toplumun çimentosu mukaddesatımıza yönelik girişimler milli güvenlik sorunudur, başta RTÜK, ilgili kurumlarımız hızla tedbirleri devreye almalıdır. İnsanlarımızın sırf inancı, dış görünüşü dolayısıyla aşağılanmasına, üç beş kendini bilmezin reyting savaşına meze yapılmasına müsaade edemeyiz.”