Siyasi paylaşımlarına gelen tepkiler nedeniyle görevinden istifa etmek zorunda kalan Ayasofya müftüsü meselesi henüz sıcakken, Düzce’nin Akçakoca müftüsü’nün söyledikleri de skandal boyutunda.

Ne dedi;
Geçen cuma vaazında müftü Şaban Soytekinoğlu?

Selanik göçmenlerinin yüzde 90’ının sabetayist olduğunu, bu kişilerin aslında müslüman olmadığını söyledi.

Hem de cuma vaazında.

Tüm cemaatin önünde.

Bu konuşma camide kayda alınınca da kıyamet koptu.

Toplumun belki de en fazla birlik beraberlik hissettiği şu günlerde bir din adamının ağzından akan bu nefret ifadeleri asla kabul edilemeyeceği gibi, göçmenlerin de yoğun tepkisine maruz kaldı.

Karadeniz’inden Ege’ye, Marmara’dan, İç Anadalolu’ya değin pek çok mübadil kuruluşlarından tepki yağdı, insanlara sevgi aşılaması gereken bu sözde din adamına.

İlginçtir;
Göçmen şehri Bursa’da ise farklı bir durum yaşandı ve yaşanıyor da.

Keza;
Göçmen şehri Bursa’da, aralarında siyasilerin de bulunduğu pek çok kişi, kafalarını kuma gömmüş durumdalar.

Deyim yerindeyse, bu skandalı adeta görmezden geliyorlar.

Hakkını yememek gerekir.

Tek adam akıllı tepki, Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği Bursa Şube Başkanı Ali Emin Latif’ten geldi.

“Bu çirkin sözleri duyunca, kulaklarımıza inanamadık” dedi.

Ardından da;

“Bu tarih bilmez, kardeşlik bilmez, Balkan insanını tanımaz şahsın söyledikleri, hiçbir şekilde kabul edilemez. Bu şahıs, haketmediği müftülük makamını, çirkin emellerine alet etmektedir” dedi.

Ne tesadüf ki;

Bugün 24 Mayıs.

Yani;

Bulgaristan’dan zorunlu göçün 32. yıldönümü. (24 Mayıs 1989)

Hatırlanacaktır;

Dönemin Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz ile kurulduğunda dünyayı titreten Bal-Göç’ün Başkanı Mümin Gençoğlu, 32 yıl önce bugün Kapıkule sınır kapısında göçmenleri ilk karşılayan isimlerdi.

Peki ya şimdi nerede o dünyayı titreten Bal-Göç?

Ruhundan eser yok.

Olmadığı gibi, sıradan bir hemşeri derneği görümünde.

Kurulduğunda Balkan göçmenlerinin en büyük kuruluşu olan, düzenledikleri miting, yaptıkları açıklamalarla Bulgar mezalimini tüm dünyaya duyuran o Bal-Göç’ten bugün yeller esiyor.

Öyle ki;

Balkan göçmenlerine hakaret eden, Müslüman dahi olmadıklarını söyleyebilen bu sözde müftünün skandal açıklamaları karşısında…

Ne, tek bir basın toplantısı düzenliyorlar,

Ne, televizyon televizyon dolaşıyorlar,

Ne, Savcılık’lara bireysel ve kurumsal suç duyurusunda bulunuyorlar,

Ne, yöre derneklerini bir araya getiriyorlar,

Ne, kendileri gibi göçmen olan milletvekili ve belediye başkanlarını harekete geçirebiliyorlar,

Ne de, soluğu Ankara’da ilgili kurumlarda alabiliyorlar.

O kadar bitmişler ki, kös kös oturuyorlar, böylesine bir hakaret karşısında bile.

Merhum Gençoğlu’nun dünyayı titreten koca Bal-Göç’ü ne hallere düştü?

Resmi web sitelerinde dahi bir tek kınama yok.

Kıpırdayacak, refleks gösterecek halleri bile kalmamış.

Yazık ki ne yazık!