İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu TBMM'de partisinin grup toplantısında konuştu.
Dervişoğlu'nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
KADIN CİNAYETLERİ
"Son yıllarda kadın cinayetleri, taciz, çocuk istismarları vakalarının artışı hepimizin yüreğinde tarifsiz bir acı bırakıyor. Her iki günde bir en az üç kadın cinayeti ya da şüpheli kadın ölümü yaşanıyor. Bu sayı, sadece bir istatistik değil, adaletin suskun kaldığı her an yitip giden canların trajedisidir.
Suçlular, mevcut düzenin sunduğu müsamahadan cesaret buluyor. Ceza sistemimizdeki hafifletici sebepler, iyi hal indirimleri, yetersiz denetimler, adeta suça davetiye çıkarıyor. Suç işleyenler, her seferinde daha da cesaretleniyor. Biz de bu kötülüklere karşı sesimizi yükseltmek zorundayız.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı çıkıp, 'kadına yönelik şiddeti ve kadın cinayetlerini bu coğrafyadan kazımak için mücadelemizi amasız, fakatsız, sıfır tolerans ilkesiyle kararlılıkla sürdüreceğiz!' şeklinde bir sosyal medya paylaşımında bulunmuş. Yahu 22 yıldır bu ülkeyi yöneten siz değil misiniz? Daha şimdi saydığım kadına yönelik kötülüğü dışa vuran tüm cümleler başka bir ülkenin iktidar partisi kurmaylarının sarf ettiği cümleler mi? Bırakın hala yapacağız, edeceğiz ile biten cümleler kurmayı artık. Bu ülkeyi adaletsizlikten şikayet edilirken, adaletten şikayet edilir hale kim getirdi? Geçen 22 yılda adalet konusunda hiçbir bir şey yapmasaydınız, her şeyi olduğu gibi bıraksaydınız da zaten bu kadar cinayet olmazdı. Yaptığınız infaz düzenlemeleriyle suçluları cezasız bıraktınız. Dünya Ekonomik Forumu'nun Küresel Cinsiyet Farkı 2024 raporuna göre 146 ülke arasında Suudi Arabistan'ın bile gerisine düşerek 127. sıradayız.
Atatürk'ün de dediği gibi, 'Kadınlarını geri bırakan toplum, geride kalmaya mahkûmdur.'
MECLİS'TE KAPALI OTURUM
Malumunuz olduğu üzere Gazi Meclisimiz dün bir gizli oturum gerçekleştirdi. Bu oturumla ilgili olarak görüş ve düşüncelerimizi belirttik. İktidar'ın İsrail konusunun da ele alınacağı TBMM oturumunun gizli yapılmasıyla güttüğü ana hedef muhalefetin eleştirilerini sansürlemektir, dedik.
Oturumda söz alacağı duyurulan iki Bakan'ın da toplantının gizli yapılmasını gerektirecek hiçbir şey söylemeyeceklerinden de emindik, nitekim söylemediler. İktidarın gerçeklerin ve doğruların milletimizce bilinmesine engel olmak üzere sözlerimize koymaya çalıştığı ambargoyu böylelikle reddettik. Bilindiği gibi kapalı oturum öncesinde partimiz adına yapılacak konuşmayı da kamuoyuyla paylaştık. Kendilerine güveniyorlarsa oturumu açık yapsınlar veya bizim gibi gizli oturumda söyleyeceklerini şimdiden milletimizle paylaşsınlar dedik.
Bir devlet, şayet başka bir devlet tarafından saldırıyla tehdit ediliyorsa bunu bertaraf edecek olanlar da, sıcak koltuklarında oturan iktidar muhterisleri yahut kendi vatanlarını savunmaktan aciz kaçak sürüleri değil, yine bu şerefli ve aziz millet olacaktır. Ne katil İsrail ne de arkasındaki güçler, Türkiye topraklarına göz dikemez, işgal edemez ve bunu aklından dahi geçiremez. İçerde tıkanınca, dışarda tehdit yaratmaya çalışmanın ve bunun üzerine politika bina etmeye kalkışmanın kimseye bir faydası yoktur. İnce siyasi hesaplarınızın ne olduğunu gayet iyi biliyoruz.
Hangi hesaplarla Hüda-Par'ın elini kaldırdığınızı, hangi amaçlarla Dem'e el uzattığınızı görüyor ve takip ediyoruz. Dost düşman iyi bilsin ki; Türkiye büyük bir ülkenin, Türk de büyük bir milletin adıdır. Türkiye'yi sizlere ve sizin kirli planlarınıza kurban ettirmeyeceğiz.